Header Ads

Jön Türkler

Jön Türkler
Jön Türkler
"Sultan Abdülhamîd Han’ın tahttan indirilmesi için masonlarla ve diğer hıristiyan Avrupa devletleriyle işbirliği yapan Jön Türkler, çeşitli gizli komplolar düzenlemeye devam ettiler. Çengelköy mason locasının üstâd-ı âzamı olan ve İstanbul’da yaşayan Yunan uyruklu Kleanti Skaliyeri, Alman ve İngiliz mason localarının nüfuzlarını kullanarak İstanbul’daki Alman ve İngiliz elçilerini beşinci Murâd lehinde müdâhalede bulunmaya çağırdı."


***

JÖN TÜRKLER

On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından itibaren, Osmanlı Devleti’nde batı tarzı idare ve fikirlerin gelişmesi için çalışan kimselere verilen ad. “Yeni Osmanlılar” ve “Genç Türkler” de denilen bu kimseler için, ilk defa Mısırlı Mustafa Fâzıl Paşa, bir Fransız gazetesine yazdığı mektubda, Fransızların aşırılık tarafdârı olanlar için kullandıkları “Jeunes Frances” tâbirine benzeterek “Jeunes Turcs” tâbirini kullanmıştır. Bu tâbir daha sonra Nâmık Kemâl ve Ali Süâvî tarafından da benimsenerek Türkçe telaffuzu olan Jön Türkler şeklinde kullanılmıştır. Böylece Türkçe’ye yerleşen tâbir, hükümete karşı olan bütün ihtilâlcilerin ortak adı olmuştur.


Avrupa’da rönesans hareketlerinin neticesi olarak, ortaya çıkan bâzı ilmî ve teknik gelişmeler, Osmanlı Devleti tarafından da tâkib edilmeye başlandı. On sekizinci yüzyıldan itibaren, Avrupa’da meydana gelen bu ilmî ve teknik gelişmeleri öğrenmek ve tatbiki mümkün olanları almak üzere hey’etler gönderildi. Daha çok askerî sahada meydana gelen teknik gelişmeler alınarak uygulamaya konuldu. Bu sırada Macar asıllı mühtedî İbrâhim Müteferrika tarafından ilk matbaa kuruldu. Avrupa ile olan bu alışverişler kültürel ve sosyal hayat üzerinde de etkili olmaya başladı. Sultan birinci Mahmûd Han devrinde askerî ve idâri sahada bâzı yenilikler yapıldı. Sultan birinci Abdülhamîd Han devrinde de yeniliklere devam edildi. Sultan üçüncü Selîm Han zamanında bilhassa askerî sahada zamanın îcablarına göre köklü yenilikler yapıldı. Nizâm-ı Cedîd adı verilen askerî teşkîlât kuruldu. Siyâsî, idâri, mâlî ve iktisadî konularda da bâzı yenilikler yapan üçüncü Selîm Han, Kabakçı Mustafa isyânı neticesinde tahttan indirilip şehîd edildi. Üçüncü Selîm Han’dan sonra pâdişâh olan ikinci Mahmûd Han-ı Adlî zamânında da yenilik hareketleri devam etti. 1826’da asıl gayesinden uzaklaşıp, bir ihtilâl ve anarşi yuvası hâline gelen yeniçeri ocağı kaldırılarak Asâkir-i mansûre-i Muhammediyye adlı yeni bir ordu kuruldu. İlmî ve teknik gelişmeleri öğrenmek için Avrupa’ya talebe gönderilmeye tekrar başlandı.


Devamını sadece abonelerimiz okuyabilirler. Abone iseniz devamını okumak için buraya tıklayınız. Abone olmak için buraya tıklayınız.
Blogger tarafından desteklenmektedir.