Header Ads

Dünyada kendilerini Yahudi olarak tanıtıyorlar ama Türkiye'de 'Türk'üz!' diyorlar. Sabetayistler Türklere ve Türkiye'ye ihanet ediyorlar.





YAHUDİ MUNAFIKLARI 

“BENZET; AMA ASLÂ BENZEME!” 



Sabetay Sevi cemaati mensuplarından ve “Evet Ben Selanikliyim, Türkiye Sabetaycılığı” kitabının yazarı Ilgaz Zorlu, geçen sene, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın Diyalog Platformu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’de sayıları 100 bini bulan Sabetayclar’ın asıl hüviyetlerini gizlemelerinden yakındı. Zorlu, İzmirli bir haham olan ve bazıları tarafından mesih (kurtarıcı peygamber) olarak kabul edilen Sabetay Sevi’nin adıyla anılan Sabetaycılığı şöyle tavsif etti: “Sabetaycılar bence Türkiye’nin gizli Yahudi cemaatidir. Kendilerine sorarsanız, Türk ve kabul edilebilir ölçüde Müslüman bir cemattir. İsrâil’de Sabetaycılık, Yahudilik içinde kabul edilmiyor.” 

Sabetaycılığın 1924’ten beri Türkiye’nin temel taşlarından olduğunu ifade eden Zorlu, sözlerine şöyle devam etti: 


“Sabetay Sevi’nin doktrini tamamen Yahudiliğin içindedir. Sevi, zamanında hahamlar tarafından çok şikâyet edildi. Ama Osmanlı bunu, Yahudiliğin iç meselesi olarak kabul etti ve karışmadı. Bunu fırsat bilen Sevi, bütün Anadolu’yu dolaştı. Sabetaycılar o zaman saraydan reaksiyon almadıkları için çok ileri gitmişlerdir. Hatta çok organize olan Sabetaycılar, saraya bile girdiler. Sabetaycılarla Yahudilik arasındaki ilk ciddî problem, Sabetay Sevi’nin doktrinleri ile ortaya çıktı. Meselâ Yahudilikte kadınlar duâya kaldırılmaz, Sevi ise kadınları duâya çağırdı. Bu büyük sıkıntıya sebep oldu.” 

Sabetay Sevi’nin kendi cemaatine, “Benzet; ama aslâ benzeme!” doktrinini benimsettiğini söyleyen Zorlu, bunu şöyle açıkladı: 


“Kendini Müslümanlar’a benzet; ama aslâ onlar gibi olma prensibidir.” 


Türkiye’de pek çok tanınmış ve önemli mevkilerdeki insanın Sabetaist olduklarına işâret eden Zorlu, 
“Meselâ Dışişleri eski bakanı Coşkun Kırca’nın babası bir hahamdır. Uluslararası arenade Sabetaycılar kendilerini Yahudi olarak gösteriyor. Buraya gelince Müslümanım, diyorlar. Şimdiki Dışişleri Bakanı İsmâil Cem, ABD’nin Yahudi Dışişleri Bakanı Albright ile çok samimi. Acaba bunu nasıl başarıyor? Karşı olduğum, Sabetaycı kökeni kullanarak, sonra bunu reddetmektir. Bunu yapanları kınıyorum. Meselâ, Bilgin âilesi Sabetaycıdır; ama bunu söylemiyorlar. Mason localarını halka açan Sahir Talat Akev Sabetaycıdır. "


“1954 yılı genel seçimlerinde, Sabetay cemaati temsilcisi Nazım Bezmen bizzat Adnan Menderes’in isteği ile Meclis’e girdi. Sabetaistler bulundukları ülkenin kanun ve teâmüllerine kesin olarak uyarlar. Meselâ, biz her dînî toplantımızda Cumhurbaşkanı Demirel’e ismen duâ ederiz. Şişli Terakki Lisesi şu an bir Sabetaist olan Canan Barlas’ın kontrolünde. Bu okula Dinç Bilgin tâlip. Hedefleri 5 yıl içinde bu okulun kapanmasını sağlayarak, 2 trilyon değerindeki mülkü 300 milyara Dinç Bilgin’e satmaktır. Şu an bu plan uygulanıyor. Maalesef Türkiye’de Sabetay cemaati bir yozlaşma sürecindedir.”


Basın, 2000
Blogger tarafından desteklenmektedir.