Erbakan boş adamın tekiydi. Necmettin Erbakan son derece lüzumsuz, sıkıntılı birisiydi. | Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi
Erbakan
öylesine boş ve samimiyetsiz bir adamdı ki, İslam adına hareket
ediyormuş gibi gözükerek Müslümanları perişan ettiğini, pek çok
ciddi-mesuliyetli meselede inadına hata yaptığını hiç tınmazdı. Hiç
sıkıntı etmezdi.
Kimseyi
dinlemezdi. Dediğim dedik inat bir tipti. Bu milletin başına
Adnancıları Erbakan ve Milli Gazetesi sardı. Aldı parayı, verdi tam
sayfayı... Yıllarca devam etti bu... Parti içinde de vaziyet aynıydı.
Adnancılar hem para veriyorlar hem de adamlarını koyuyorlardı partiye.
Düşünün ki en nihayet Fatih Erbakan bile Adnan Oktar müridi oldu çıktı.
Hala da öyle...
Haydi,
insandır herkes aldanır, Erbakan da aldandı diyelim. Bir vakte kadar
ben de bunları bu kadar bilmiyordum. Bunların çok geçmişlerini bilmeye
zaten yaşım da müsait değil. Ama insan karşısına çıkan bunca gerçeği oy
kaygısı ile ya da başka kaygılar ile nasıl görmezden gelir? Nasıl
böylesine samimiyetsizlikleri bile sergileyip sonra büyük adam gibi
meydanlara çıkabilir?
Adnan'a
ve etrafında toplanan Sabetayist gizli Yahudi ekibe, 1999 yılında,
Türkiye tarihinin en büyük polisiye terör operasyonu binlerce polis ile
beraber yapıldığında,basında çıkan haberlere göre, silahlar, gizli MİT
belgeleri, şantaj kasetleri, şantaj faksları dahil her şey ele
geçirildi. En kilit isimler kaçtılar da ceza almadılar. 8-10 sene
kaybolanlar, davaları zaman aşımına uğratanlar, adaletten kaçanlar oldu.
Halbuki
Adnancılar her dönemde ne olduklarını belli ediyorlardı. 1994'lerde
çıkarttıkları Telgraf isimli basılı yayınla, küfre götüren mut'a
nikahını savunuyorlardı. İnançlarının ehli sünnet itikadı üzere düzgün
olmadığı, gayretlerinin samimi olmadığı ve bir gizli arka planı olduğu
hep belliydi. Hep göz önündeydi.. Dahası Harun Yahya müstear ismi ile
çıkartılan ve çoğunlukla Amerika'daki Evanjelistlerin kitaplarından
aşırma olan o kitaplara baksaydı sadece, o kitaplarda kişiyi küfre
götürecek hatalı bilgilerin sürekli tekrarlandığını da görebilirdi.
Görmüştü de...
Gerçek
bir Müslüman, gazetesini partisini gerekirse kapatır da, kilit vurur
da, hatta üstüne gerekiyorsa canını da feda eder de, itikadı bozan
sapıklıklara aracılık etmez. Ama Erbakan'ın hayatı bununla dolu. Partisi
Türkiye'de selefilerin, vehhabilerin, şiilerin, mezhepsizlerin,
reformistlerin, hizbulvahşetin, şunun bunun, ne kadar bozuk yol varsa
hepsinin toplanma merkezi oldu. Bununla mücadele de etmedi. Rahatsızlık
da duymadı. Son dönemlerinde bile Humeyni gibi, hz. peygamberin (s.a.v.)
namusuna bile söven, ashaba sövüp tekfir eden, CIA casusu olduğu çoktan
ispat edilmiş olan birine rahmet okudu. Büyük alim ve lider gördü. O
Humeyni'nin siyasi anlamda CIA casusu, dini/itikadi anlamda da ne derece
sapkın olduğu o kadar açıkça meydanda idi ki, İran'da sapkın şiilerin
çok sayıda alimi bile ''Humeyni Müslüman değildi'' diye fetva verdiler.
Ölümünden
kısa bir süre önce çıktığı Uğur Dündar'ın programında bile Necmettin
Erbakan, hala Adnan Oktar'ın adına basılan ama Sabetayistler tarafından
hazırlanan ya da ülkemizdeki meşhur hocalara ısmarlanıp para ya da
hediyeler karşılığında yazdırılan o kitapları reklam ediyor ve
mutebermiş gibi gösterebiliyordu. Dahası bu programda olmadık bir
değerlendirme yapıp "Ben bunu 8 sene önce söyledim. İşte bakın ben
keramet gösterdim." diye üç kez de tekrar ediyordu. Tabii ki Uğur
Dündar'ın bıyık altından gülen bakışlarının karşısında...
Bu
yaptığı kesinlikle bir hata değildi. Pek çok meselede olduğu gibi bu
meselede de gayr-i samimi hareket ediyordu. Nifak derecesinde miydi, bu
kadar akıllara zarar vebale bu kadar rahat girmek nifak mıdır, onu ben
bilemem. Erbakan'ı aman aman bir şey zan edenlerle, hatta bir de
putlaştıranlarla da hiç uğraşamam. Neyin ne olduğu, yaptığının nelere
sebep olduğu umurunda bile değildi, burası kesin... Bir de, imanını
kurtarabilmişse bile bunca şeyden sebep mezarında kan terliyordur ve en
başta da namusuna ve ashabına sövülen hz. peygamber, şamarı sağlam
vurmuştur, burası da kesin.
Adnancılar
da Erbakan'a karşı bu kadar yardımının vefasını gösterdiler. Hala daha
da gösteriyorlar. Aratın Youtube'da neler var, neler... Fatih Erbakan'ı
aratın mesela... Hocası Adnan'a ne methiyeler düzüyor hala daha, bulun
ve gözlerinizle görün...
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi
BU YAYINIMIZI SOSYAL AĞLARDA PAYLAŞMAYIN, çünkü kimse görmeyecek.
Bizi, gerçek sahibi CIA olan Facebook başta olmak üzere Amerikan sosyal ağlarının hiçbirinden sağlıklı bir şekilde takip edemezsiniz. Sekiz senedir sansürleniyoruz ve bunu yüzlerce somut delil ile ispat edebiliyoruz. Buradaki yayınlarımızı/videolarımızı da Amerikan sosyal ağları üzerinden yaymayı başaramazsınız.
TELEGRAM KANALIMIZA BEKLİYORUZ
Paylaşımlarımızı anında görüp takip etmenin tek sağlıklı yolu Telegram grubumuza üye olmanızdır. Telegram, yine bir CIA projesi olan WhatsApp'ın alternatifi olan bir yazılımdır, bize has ve tarafımızdan üretilen bir yazılım değildir. Dünyada, onlarca devlette yüz milyonlarca kişi tarafından güvenle kullanılır. Güncel paylaşımlarımızdan anında haberdar olmak için şu Telegram kanalımıza takipçi olabilirsiniz: http://www.t.me/AkademiDergisi
BU YAYINIMIZI SOSYAL AĞLARDA PAYLAŞMAYIN, çünkü kimse görmeyecek.
Bizi, gerçek sahibi CIA olan Facebook başta olmak üzere Amerikan sosyal ağlarının hiçbirinden sağlıklı bir şekilde takip edemezsiniz. Sekiz senedir sansürleniyoruz ve bunu yüzlerce somut delil ile ispat edebiliyoruz. Buradaki yayınlarımızı/videolarımızı da Amerikan sosyal ağları üzerinden yaymayı başaramazsınız.
TELEGRAM KANALIMIZA BEKLİYORUZ
Paylaşımlarımızı anında görüp takip etmenin tek sağlıklı yolu Telegram grubumuza üye olmanızdır. Telegram, yine bir CIA projesi olan WhatsApp'ın alternatifi olan bir yazılımdır, bize has ve tarafımızdan üretilen bir yazılım değildir. Dünyada, onlarca devlette yüz milyonlarca kişi tarafından güvenle kullanılır. Güncel paylaşımlarımızdan anında haberdar olmak için şu Telegram kanalımıza takipçi olabilirsiniz: http://www.t.me/AkademiDergisi
Sene 2011... Necmettin Erbakan hala Adnan Oktar kitaplarını canlı yayınlarda bu memleketin itikadı düzgün ehli sünnet Müslümanlarına reklam edebiliyor.
Necmettin
Erbakan, Ashabın büyüklerine bile küfür eden, Ehli sünnet alimlerinin
"Küfürdedir." dediği Humeyni sapığına medhiyeler düzüyor. Ardından
rahmet okuyor.
Adnan
Oktar'ın ne olduğunu, basını takip ederek, biraz da meseleleri
soruşturabilen biri bile çözebilirdi. Erbakan mı çözemedi? Erbakan'ın
partisindeki, davasında samimi isimler bile neyin ne olduğunu bilip
isyan ettiler, Erbakan mı çözemedi? Artık herkes şu çirkin tiyatroyu
bıraksın. Erbakan, samimiyetsiz boş adamın tekiydi. Maddeten ve manen
sebep olduğu zarar, akıllara zarar...
Bazı gazete kupürlerini, konumuzla alakalı olduğu, haber değeri taşıdığı için yorumsuz alıntılıyoruz.
''Adnan hocamızı beğenerek takip ediyoruz inşallah. Çok başarılı yayın yapıyor Maşaallah. Yeni kurduğu A9 TV'de de başarılarının devamını bekliyoruz inşallah''
Fatih Erbakan
Fatih Erbakan