Header Ads

Ancak bu kadar olur ODA TV!

Alevilik, sabetaycılık, Cumhuriyet Tarihi, İngiltere (Büyük Britanya), osmanlı devleti, Charlie Hebdo, gerçek, fransa, Mehmet Fahri Sertkaya, oda tv, Komünizm,

BU KADAR OLUR...

Altyapıları dumura uğramışların haberi...

Papa, her medeni insanın yapması gereken açıklamayı yapıp Charlie Hebdo'yu sürekli Müslümanların inançlarına hakaret etmekle ve kışkırtıcılık yapmakla suçlayınca, başlarına gelenin müstehak oldukları son olduğunu ima edince, içimizdeki Charlie Hebdo'ların attıkları başlıklar da bu şekilde oluyor işte...

Benim anlamadığım, bu ODAkların, bu kadar din karşıtı duruşlarını belli edip durdukları ve bu minvalde mücadele ettikleri bu kadar açıkça meydanda olduğu halde "Alevilik" deyince Aleviliği kimseye bırakmamaları... Bu nasıl bir dava anlayışıdır, bu nasıl bir hareket tarzıdır, bu nasıl kendisi ile tezat bir hareket tarzıdır anlamak mümkün değil... Sıkışınca "Alevilik Hz. Muhammed'den önce de vardı." savunması yapmak da samimi bir hareket tarzı değil. Bir medeni insan, hangi inanca sahip olursa olsun, her şeyin başında dürüst ve samimi olmalıdır. Can vereceğini bilse de, hasmı haklı ise kabul edip hakkını vermeli, gerçekler ispatları ile meydana serilebildiğinde dürüst hareket edip kabullenmelidir.

Bu ülkenin Alevileri, Aleviliği dinsizliğe-Komünistliğe ve İslam düşmanlığına dönüştüren bu cereyanlara kapılmamalı.

Osmanlı'yı hile ile içeriden yıkan ve Cumhuriyet rejimini halkı kandırarak ve kendi ifadeleri ile "Kanla" kuran bir avuç çift kimlikli Sabetaycı Yahudinin, İngiliz istihbaratı ile de anlaşarak, 1923 sonrasında Aleviler üzerine büyük oyunlar kurdukları, onları, ülkenin ezici çoğunluğunu oluşturan Sünniler üzerindeki kontrollerinde yardımcı güç olarak gördükleri, devlet ve ordu kademelerinde teşkilatlandırdıkları, inançlarını, görüşlerini hatta ibadetlerini yeniden şekillendirdiklerini samimi Aleviler de biliyorlar. Cem Evi ismi verilen mekanların daha 1990'lara kadar var olmadığını ve bu yapıların da aynı planın bir parçası olduğunu da...

Ayrıca, kabalık yapan, yeterli terbiyeyi sergileyemeyen, eğitime ihtiyacı olan birine, yaptığı hata karşılığında kızıp sinirlenmek yerine, bir hatta bir kaç fırsat vermek başka şeydir... Düşmanca ve canice ve ısrarla üzerine gelen ve bütün sabrından ve etrafa yansıttığın güzel ahlakından zerre kadar etkilenmeyen birine yanağını dönmek, saldırmasına izin vermek başka şeydir. Biri yüksek bir ahlak ve fazilet iken, diğeri tarifsiz bir ahmaklık ve zavallılıktır.

Buna rağmen, Charli Hebdo isimli paçavra bu saldırganlığını on küsur yıldır yapmaktaydı. Müslümanlar defalarca sabretti ve davalar açtı. Ve en önemlisi ise ODAcılar da biliyor ki Charlie Hebdo saldırısını, onların ifadesi ile DİNCİ'ler değil Fransız istihbaratı yaptı. 


Mehmet Fahri Sertkaya
Blogger tarafından desteklenmektedir.