Binden fazla filmde oynadı ama beş parasız ve donarak öldü. Yeşilçam'ın ünlü oyuncusunun ibretlik sonu.
Sanatla, koskoca bir milleti her yönden dejenere edip çökertmenin arası iyice ayrılmalıydı. Hukuki, ahlaki ve vicdani sınırlar korunmalıydı. Ama bu yapılmadı. Karşılığı hem bu dejenerasyon ve çöküşü sağlayan sözde sanatçılar ve bunu sektörleştiren Yeşilçam için, hem de bu millet için çok feci oldu.
CESEDİNİ ÇÖPÇÜLER BULDULAR.
Yadigar Ejder'i, nam-ı diğer "Mazlum"u tanımayan yoktur. Gerçek adı Yadigar Kuzu idi. Arkadaşlarının deyimi ile "Ayı Yadigar."
23 yıl önce 14 Ocak 1992'de Taksim Parkı'nda sabah temizliği yapan çöpçüler, bir bankın üzerinde donarak ölmüş dev bir adamın cesedini buldular. Soğuktan kaskatı kesilmiş bulunan bu beden bir aktöre aitti.
Üstelik bine yakın filmde rol almış, fizik olarak Yeşilçam'da benzeri bulunmayan bir oyuncuya, Yadigar Ejder'e...
1000 film çevirmişti ama cebinde 5 parası yoktu. Kirasını ödeyemediği için, evinden çıkarılmıştı. Belli ki, o soğuk gecede sığınabilecek tek bir dost kapısı da yoktu.
Taksim Parkı'ndaki bir bankta kendisini bekleyen Azrail'in kollarına uzanıverdi, çaresizce. Kemal Sunal'ın nerede ise bütün filmlerinde oynamıştı.
Ne ilk, ne de sondu o...
Bu milleti milli ve manevi değerlerinden uzaklaştırmada en büyük amillerden/etkenlerden biri olan; çıplaklığı, küfür etmeyi, kadın erkek karışık ve ölçüsüz yaşamayı, nikahsız sevgili hayatı yaşamayı, para peşinde hovarda hayat sürmeyi, içki içip büyük adam olmayı, toto-loto-ganyan ile delikanlı ve uyanık adam takılmayı, sigara içince adamdan sayılmayı, içmeyince çoluk çocuk görülmeyi, din hocalarını aşağılık bilmeyi, başı örtülüyü doğrudan cahil görmeyi, şanlı tarihine dümdüz küfür etmeyi ve çok daha fazlasını büyük bir hünerle bu millete dikte edip kabullendirmeyi başaran ve "Yeşilçam" adı verilen bu sektöre, üç kuruş para kazanmak için kuralsızca hizmet eden nice oyuncular, acınası bir akıbetle bu dünyadan göçtüler.
Hani dünyanın hemen her milletinde vardır ya, "Kumardan / piyangodan kazanılan para lanetlidir, o para hayır getirmez." denilir ve dünyanın her bir tarafında, büyük piyango kazananların halleri, sonları hep perişan olmuştur. Tıpkı o misal, "Yeşilçam'dan kazanılan para murdardır, hayır getirmez. Adamın sonu da feci olur." denilebilecek kadar çok sayıda acı ve ibretlik akıbet var. İşte onlardan bazıları BURADA...