Melis Alphan şimdilik ensestleri bıraksın, Türkiye'deki gizli yahudilerin oranı kaç, onu açıklasın | Mehmet Fahri Sertkaya
Bir
Türk, elinde kale alınır veri/ispat olmadan, basın mensubu
görünerek, kendi milletini neden toptan sapık, ahlaksız ilan
etmek ister? Neden içten içe, mani olamadığı bir 'Türk
toplumunu karalama, aşağılama' gayreti
olur?
Türk
milletinin yarısına ensest sapık diyen, kayıtlarda İzmirli
görünen ve de kayıtlarda İzmirli görünen yüzlerce kripto
Yahudi'nin çalıştığı sözde Türk basın kuruluşlarında
çalışan müfteri Melis Alphan ile bu Siyonist+Sabetayist+Mason
ortak projesi CNN Türk'te yazan Seferad Yahudisi Deniz Alphan
akraba mı? Var mı bir bilen?
Sizce İçimizdeki
İsrail'in en sivri elemanlarından, ahlaksızlığı ahlak
edindirmek gayretindeki, hususiyetle Türk genç kızlarının
namussuzlaşması gayretindeki Sabetaycı
gizli Yahudi Ayşe Arman Dormen,
bu Melis Alphan'ı biraz fazlaca sahiplenerek dikkat çekmiş mi?
Hani
şu 'ünlü' karikatürist Sabetaycı gizli Yahudi Tekin Aral’ın
kızı ve karikatürist Sabetaycı gizli Yahudi Oğuz Aral’ın
da yeğeni olan Sabetaycı Yahudi Ayşe Aral var ya, hani
içimizdeki İsrail'in kurumsal gazetelerinden Hürriyet'in yazarıydı
o da, hani yakınlarda öldü, hatırladınız değil mi, işte o
Ayşe Aral da üstüne basa basa reklam etmiş bu "sivri"
Melis Alphan'ı...
Ayşe
Aral bir seferinde ''Hürriyet’in Kelebek ekinin yazarı,
hepimizin zevkle okuduğu, deli gözüken ama sakin, sert eleştirir
gibi gözüken ama dünyası, duruşu sevgisi, insanlığı, dostluğu
şeker tadında olan, hatta bana çok benzediği için benden ekstra
puan kazanmış olan, benim küçük cadı Ayça’nın, Londra’da
senelerce aynı evi paylaştığı can arkadaşı Melis Alphan ... ''
şeklinde cümleler kurmuş.
İnsan
zaten anlayamıyor, neden bu Türk görünen basın ve medyanın
onlarca senedir Kemalizm, laiklik, cumhuriyet, çağdaşlık
v.s. söylemlerin ardına sığınarak bu ülkenin asli unsurunun ve
ezici çoğunluğunun değerleri ile savaştığını... Bakıyor
insan, bu milletin cinsi ya da dini sapıklık gördüğü şeyleri,
organize bir faaliyet ile, dur durak bilmeden azimle normalleştirmek
isteyen, bu uğurda onlarca yıldır neler neler denemiş bir kadro
var ve sonra bu millete "Direnmeyin, bitmişsiniz,
kokuşmuşsunuz, dibe vurmuşsunuz işte" diyenler de
bunlar... Üstelik son patlak veren sapıklık hadiselerinde,
hadisenin içindeki şahıslar da kendilerinden. Onların da Türklük
ile Müslümanlık ile alakaları yok. Hatta bunların ciddi bir
kısmının hak ilahi kitap kabul ettiği bozulmuş Tevrat, ensest
ilişkiyi normalleştiren, tavsiye eden, hatta kutsallaştıran sözde
ayetler ile dolu. Açın bozulmuş Tevrat'ın neşidelerini,
gözleriniz ile okuyun...
Ayşe
Aral ölüp hakikati görünce, cenaze merasimine Melis Alphan da
katılmış ve Melis'in yanında Sabetaycı Gülse Birsel,
Sabetaycı Yalçın Bayer, Sabetaycı Hanzade Doğan
Boyner, Sabetaycı Osman Boyner, Sabetaycı Arzuhan
Doğan Yalçındağ başta olmak üzere kalabalık bir gizli
Yahudi grubu katılmış.
Melis
Alphan'ın kalabalık bir gizli Yahudi grubu ile birlikte katıldığı
bu cenaze merasiminin haberi, Sabetaycı gizli Yahudi Şahenklerin
NTV'sinde, içimizdeki İsrail'in kurumsal gazetelerinden
Hürriyet'te ve Milliyet'te, Sabetaycı gizli Yahudilerin adından
başka hiçbir şeyi Türk olmayan HaberTürk'ünde yer
bulmuş. Bunları yazdım, aklınıza hemen Aladağ Yurt yangını
kazası üzerinden, İslam cemaat ve tarikatlarına, müslümanların
eğitim yuvalarına, T.C. devletinin on milyonlarca vatandaşına
organize bir medya linci ile ve hukuksuz şekilde taarruz edenler
geldi mi?
Bu
milletin dinine, kültürüne durmaksızın saldıranlar, tarihini
bile onlarca senedir kasten yalanlarla anlatanlar, Türk tarihini
nerede ise bir tek Sabetaycı gizli Yahudi Kemal Atatürk'e
indirgemeye kalkanlar geldi mi? 'Siz kimsiniz? Örümcek ağından
teşkilat örmüş, çelikten ördüğünüzü sanmışsınız.
Kendinizi bir nane sanmayın. Haddinizi bilin. Kanun tanıyın. Suç
işlemeyin. Milletimizin dinine, değerlerine, kültürüne,
tarihine, Anayasal haklarına organize bir gizli teşekkül halinde
saldırmaya son verin. Bunu yanınıza kâr bırakmayız' diyen
Süleymanlılar geldi mi?
Neyse
boş verin, bakın likör tarifi var, olmazsa İsrailli şef David
Dudi'den tarifler öğrenin. Türk görünen basın ve medyadan
yalanları gerçek diye öğrenin, onlar medya linçleri yapsınlar,
her iki kişiden birine sapık diye iftira bile atsınlar, sık sık
namusunuza da sövsünler, seyirci kalın izleyin, yemeye, içmeye
bakın siz... Bakın bir de unutuyordum, Müslümanım deyin, sonra
da, onları kollayan Amerikan/CIA sosyal ağlarında
"#CemaatlerKapatılsın'' etiketi ile saçma salak
paylaşımlar yapın.
'Boş
vermişim, boş vermişim, boş vermişim dünyaya,
Ağlamak
istemiyorsan, sen de boş ver dünyaya"
şarkısını
söyleyin. Sahi, bunu ve bunun gibi yüzlerce "psikolojik
harp taktiği/aracı" olan sözde sanat eserini söyleyenler,
hangi kripto Yahudiler, kripto Ermeniler, kripto Rumlardı, geldi mi
isimleri aklınıza? Bu ülkede, bu necip milletin ahlakına,
tarihine, dinine organize bir faaliyet ile kasteden gizli Yahudi ve
gizli Ermenilerin oranını da boş verin gitsin. Sizin neyi
tartışmanız gerektiğini onlar belirliyorlar, direnmeyin tartışın,
dönüşün, bitin, yıkılın, yok olun da rahat etsinler. Ya da
aklınızı başınıza alın, gayret edin de kahrolsunlar,
yargılansınlar, cezaların bulsunlar.
DİKKAT: Yayınlarımız
sansürleniyor ve gerçekleri milletimize duyurmamız
engelleniyor.
|
Grubumuza
katılın. Bizi,
gerçek sahibi CIA olan sansürcü, Türk ve İslam düşmanı
Amerikan/Siyonist sosyal ağlarından, özellikle de Facebook'tan
sorunsuz şekilde takip edemezsiniz. Bütün dünyada yüz
milyonlarca insanın güvenle kullandığı Telegram
yazılımını
kurarak, Telegramdaki Akademi Dergisi grubumuza takipçi olmanız,
her gün onlarca paylaşım yapılan grubumuzdan güncel
paylaşımlarımızı takip etmeniz en doğru davranış olur.
Telegram grubumuz şurada: www.t.me/AkademiDergisi
|
Bu
yayın ilk olarak 05.09.2017'de paylaşılmıştır.
|