Bir mucize, bir keramet ve Peygamber Efendimizin(s.a.v) kabri şerifinin korunması
Bir mucize, bir keramet ve Peygamber Efendimizin(s.a.v) kabri şerifinin korunması |
Şam-Halep Atabeği Sultân Nûreddin Mahmud Zengi (1146-1174), bir gece teheccüd namazı kıldıktan sonra rüyasında Resûlullâh Efendimizi (s.a.v) gördü. Peygamber Efendimiz, ona iki esmer adamı gösterip: "Bunların îcâbına bak." buyurdu. İki kere uyandı, abdest alıp uyudu. Bu hâl üç kere tekrar edince, rüyanın sahîh olduğunu anladı. Kendi gibi sâlih olan vezirini çağırdı. Sultan ve vezir, yirmi yiğit atlı ve çok altın ile geceleyin Şam'dan Medine'ye gittiler. Resûlullah'ın Mescidinde namaz kıldıktan sonra vezir, "Sultân, Resûlullah'ın mübarek Ravzasını ziyarete ve bütün Medine halkına sadaka vermeğe geldi. Şehirde ne kadar insan varsa, yazılıp birer birer gelsin, sultanın elinden sadaka alsın." dedi.
Bütün halk gelip aldı. Rüyada gördüğü kimseleri bunların arasında bulamadı. Sadaka almamış kimse var mı, bakın diye defalarca haber verildi. Nihayet "İki Mağribli kaldı. Onlar hep ibâdette olup arada bir sadaka verirler ve mübarek zâtların kabirlerini ziyaret için çıkarlar." denildi.
Devamını sadece abonelerimiz okuyabilirler. Abone iseniz devamını okumak için buraya tıklayınız. Abone olmak için buraya tıklayınız.