Haktan Akdoğan ne konuştuğunu, ne anlattığını kendisi biliyor mu? UFO'lar neden gizleniyorlar? | Mehmet Fahri Sertkaya
Birileri, şu adama, şu aşağıdaki soruyu, sosyal medya hesapları üzerinden sorsun, dikkate alınacak bir cevap verirse de lütfen bize cevabı göndersin. (Biz kendisine, gayet medeni bir üslup ile daha önce sorular sormaya çalıştık ama o cevap vermek ve münazara ortamına girmek yerine hesaplarımızı engelleme yolunu seçti. Daha sonrasında da kendisinin hoş olmayan bu hareketlerini de dile getirerek, sorduğumuz ve cevap alamadığımız sorulara da temas ederek, hakkında birkaç yazı kaleme aldık, sitelerimizde yayınladık, bunlar ses de getirdi ama bu yayınlarımıza karşı da sadece sessiz kalmayı tercih etti.)
Haktan bey!
Stephen Hawkings'in "Uzaylıları aramayı durdurmalıyız. Bulacağımız ve şu anda bizden habersiz olan uzaylılar, dost olmayabilirler. Bu da bizi fark etmelerini sağlayıp dünyamızın sonunu getirebilir." dediği, 2 Ekim 2015 tarihinde Haber Türk'teki canlı yayında size sorulduğunda;
"Kendisi çok değerli bir bilim adamıdır. Büyük saygı duyuyorum. Ama bu konuda onunla aynı fikirde değilim. Uzaylıların UFO'lar ile dünyamıza çok çok uzun zamandan beri geldikleri meydanda. Bu kadar UFO görüntüsü gösteriyoruz. NASA astronotları bile gördüklerini itiraf ediyorlar. Dünyanın çeşitli saygın üniversitelerinde görevli profesörlerinden ve çeşitli devletlerin saygın kurumlarında görev almış kişilerden bile ciddi açıklamalar / itiraflar oldu. Milyonlarca da şahit olmuş, UFO görmüş insan var. 1947'de New Mexico'ya UFO düştüğü iddiasının gerçek olduğunu FBI da kabul etti. Bu kadar uzun bir sürede, bu kadar çok sayıda UFO görüldü ama hiç zarar vereni görülmedi. Bu gerçeklere rağmen Stephen Hawkings'e katılamam." mealinde cevaplar verdiniz. Uzaylıların dünyaya düşen büyük meteorları bile havada parçaladığını, nükleer bombaları etkisiz hale getirdiklerini, bizden binlerce, belki yüz binlerce hatta milyonlarca yıllık teknolojik üstünlüğe sahip olduklarını, maddenin sırlarını çözebildiklerini, şekil değiştirebildiklerini, güneş sistemimizin dışında bekleyen devasa büyüklükte ana gemiler olduğunu, buna rağmen hiç zarar vermediklerini ve bu kadar iyi niyetle hareket ettiklerini söylediniz.
Yine sık sık size sorulan "İyi de bu kadar üstün teknolojilerine rağmen bu uzaylılar neden gizleniyorlar? Neden açıkça kendilerini dünya insanlığına ilan etmiyorlar?" mealindeki sorulara "Dünya insanlığının bilinç düzeyi, kabullenişleri henüz bunun için müsait değil. Gelip kendilerini ilan etseler, dünya insanlığı ciddi bir sıkıntı çekecek. Bu gerçeği kaldıramayacak. Bu nedenle zamana yayıyorlar. Bilinç seviyemizin yükselmesini bekliyorlar." mealinde cevaplar veriyorsunuz.
Bu durumda, uzayda sayamayacağımız kadar çok sayıda gezegende, şu anda idrak edemeyeceğimiz kadar bizden çok çok daha ileri teknolojiye sahip akıllı varlıkların olduğuna, bu varlıkların bir türünün değil, onlarca farklı türünün bir asırdan fazla süredir dünyamızı yoğun olarak ziyaret ettiklerine ve hatta sizin de bazı programlarda ifade ettiğiniz üzere binlerce senedir ziyaret ettiğine, her yönden dünyamızdaki gelişmeleri takip ettiğine, mevcut bulunan somut delilleri de göz önüne alarak inanan kişiler olarak, size şu soruları sormak mecburiyetindeyiz;
1- Bu uzaylılar neden her yeri gizlice gezip dolaşıyorlar, askeri üsleri inceliyorlar, yer altında gizli ve devasa üsler kuruyorlar, nükleer santralleri inceliyorlar, dünyamıza düşen gök taşlarını bile havada imha ediyorlar, nükleer bombaların bulunduğu üsleri inceliyor ve akıl almaz tekniklerle bu nükleer bombaları fiziki bir temas olmadan, havadan UFO'ları ile çalışmaz hale getiriyorlar, dünyaya bu kadar iyilik yapıyorlar ve aslında dünyamızla kendilerini gizleyerek bu derece ilgileniyorlar da, bir an evvel, kendilerini sürekli gizlenmeye mecbur eden sebeplerin ortadan kaldırılması için yapılması gerekenleri yapmıyorlar? Neden bunun için düşük olduğunu iddia ettiğiniz bilinç ve algı ve kabulleniş seviyemizin yükseltilmesi ve dünya insanlığının "uzaylılar" gerçeğine alıştırılması için "somut" ve "kayda değer" bir şeyler yapmıyorlar?
İddia ettiğiniz gibi, dünyanın egemen bir kaç devleti, uzaylı gerçeğini dünya insanlığından gizliyorlarsa ki bizler de buna inanıyoruz, uzaylılar bu devletlerin bu hareket şeklinin, gizleme politikasının bitmesini milyarlarca yıl daha mı bekleyecekler? Hem de hiç de bunu gerektirecek bir sebep yok iken ve bu kadar ezici üstünlüğe sahip iken? Siz bir saate kalmadan dünyanın her yerindeki orduları yerle bir edebilecek olsanız, bütün nükleer silahları hiç dokunmadan, havadan tesirsiz hale getirebiliyor olsanız, gezegen kadar büyük ana gemileriniz az ötede bekliyor olsa, asırlar dünya insanlığının tekamül etmesini mi beklersiniz? Yoksa gelir bir güzel tekamül ettirir misiniz?
"İyi ama işte bu yüzden sık sık bazı işaretler bırakıyorlar. Kendilerini bu nedenle gizlemedikleri, görüntüye girdikleri de oluyor. Yavaş yavaş bu gerçeğe bizi alıştırıyorlar." diyecekseniz, yavaş yavaş bir kaç asır daha mı alacak bu süreç? Ve böyle gizlenmedikleri anlarda onları gören dünya insanları, beyin travmaları mı geçiriyorlar? Birden yemeden içmeden mi kesiliyorlar? Hayata mı küsüyorlar? İşini gücünü, ailesini çocuklarını mı boşluyorlar? İntihar mı ediyorlar? Dostane ve iyi niyetle insanların karşılarına çıkıp kendilerini ilan ettiklerinde, neden ciddi bir sıkıntı yaşayalım? Tamam, çok yüksek teknoloji farkı olabilir ya da kültür farkı da olabilir. Henüz onlar gibi uzayın sırlarını çözememiş, maddenin-eşyanın sırlarını da çözememiş ve çok ilkel kalmış da olabiliriz. Lakin onlar gelip bizi bir asırdan fazladır yakından incelemişlerken, bizimle iletişime geçecek medenice bir dil ve tarz geliştiremezler mi? Bizim seviyemize inemezler mi? Mesela kuantum fizikçisi bir insan, çarşı pazarda bir insanla, bir esnafla işi olunca konuşamıyor mu? Çölde bir bedevi ile karşılaşınca konuşmamayı ve gizlenmeyi mi tercih ediyor?
İddia ettiğiniz gibi, dünyanın egemen bir kaç devleti, uzaylı gerçeğini dünya insanlığından gizliyorlarsa ki bizler de buna inanıyoruz, uzaylılar bu devletlerin bu hareket şeklinin, gizleme politikasının bitmesini milyarlarca yıl daha mı bekleyecekler? Hem de hiç de bunu gerektirecek bir sebep yok iken ve bu kadar ezici üstünlüğe sahip iken? Siz bir saate kalmadan dünyanın her yerindeki orduları yerle bir edebilecek olsanız, bütün nükleer silahları hiç dokunmadan, havadan tesirsiz hale getirebiliyor olsanız, gezegen kadar büyük ana gemileriniz az ötede bekliyor olsa, asırlar dünya insanlığının tekamül etmesini mi beklersiniz? Yoksa gelir bir güzel tekamül ettirir misiniz?
"İyi ama işte bu yüzden sık sık bazı işaretler bırakıyorlar. Kendilerini bu nedenle gizlemedikleri, görüntüye girdikleri de oluyor. Yavaş yavaş bu gerçeğe bizi alıştırıyorlar." diyecekseniz, yavaş yavaş bir kaç asır daha mı alacak bu süreç? Ve böyle gizlenmedikleri anlarda onları gören dünya insanları, beyin travmaları mı geçiriyorlar? Birden yemeden içmeden mi kesiliyorlar? Hayata mı küsüyorlar? İşini gücünü, ailesini çocuklarını mı boşluyorlar? İntihar mı ediyorlar? Dostane ve iyi niyetle insanların karşılarına çıkıp kendilerini ilan ettiklerinde, neden ciddi bir sıkıntı yaşayalım? Tamam, çok yüksek teknoloji farkı olabilir ya da kültür farkı da olabilir. Henüz onlar gibi uzayın sırlarını çözememiş, maddenin-eşyanın sırlarını da çözememiş ve çok ilkel kalmış da olabiliriz. Lakin onlar gelip bizi bir asırdan fazladır yakından incelemişlerken, bizimle iletişime geçecek medenice bir dil ve tarz geliştiremezler mi? Bizim seviyemize inemezler mi? Mesela kuantum fizikçisi bir insan, çarşı pazarda bir insanla, bir esnafla işi olunca konuşamıyor mu? Çölde bir bedevi ile karşılaşınca konuşmamayı ve gizlenmeyi mi tercih ediyor?
Zarar vermek isteseler, bir asra yakındır gelip giden bu arkadaşlar, sahip oldukları bu kadar üstünlük ile dünyayı yerle bir edebilirlerdi de, bu kadar güçlerine / üstünlüklerine rağmen, kendi varlıklarını ilan etmek ve kabullendirmek ve bakış açımızı değiştirmek için bir asra yakın süredir bir yol bulamadılar mı? Daha ne kadar bekleyeceğiz? Hepsinden önemli olan soru da şu, sizin onlarla doğrudan ve uzun uzun iletişiminiz mi var ki bu tarz sorulara bu kadar net ve kendinizden emin cevaplar verebiliyorsunuz? Canlı yayınlarda, siz tek taraflı konuşurken, karşınızda ciddi bir muhalif yok iken, telefonla bağlanıp sık sık "Burada bir duralım." deyip sormamız gereken o soruyu sormak mümkün olmuyor ama buradan sormuş olalım "Uzaylıların, tekamül seviyemizi yeterli görmedikleri için, aslında bu kadar içimizdeler iken, her yerde dolaşıyorlar iken bile bizimle iletişime geçmediklerini, asıl sorunun tekamül eksikliğimiz olduğunu siz nereden biliyorsunuz? Ve bu cevaplarınızı nasıl ispat edersiniz?"
Hatta buradan şu soru da çıkar;
Siz, bahsettiğiniz ruhsal ve enerjik tekamüle ulaştınız mı? Bu ulaştığınız tekamül seviyesinin hürmetine sizinle iletişim kurma tevazusunu mu gösterdiler? Sorulan sorulara bu kadar net ve kaynaksız cevaplar verirken bu türlü bir gerçeği mi gizliyorsunuz?
Ya da siz uzaylı konuları üzerinden reenkarnasyoncu, kabalist, cenneti bile dünyada veya tekamül edip geçiş yaptığı başka bir dünyada yaşayacağına inanan, gizli Yahudi ve ABD'de bolca bulunan New Age bir tarikatın misyonerliğini mi yapıyorsunuz?
Öyle ya, sosyal medya profilinizde bu tarz tarikatların batı ülkelerinde çok sık rastlanılan kalıplaşmış cümlelerini hatta paragraflarını paylaşıyorsunuz ve bu paylaşımlarınızdan birinin altına "Bu sözler çok enteresan. Bunlar batı dünyasında aktif olan bazı gayri İslami tarikatlar tarafından çok sık dile getirilen şeyler. Bu sözleri siz mi yazdınız, yoksa tercüme mi ettiniz?" şeklinde yapılan yoruma cevap vermek yerine, doğrudan soruyu soran profili engellemeyi tercih ettiniz? Neden?
Neden kendinizi savunmadınız ve medenice sorulan bir soruya bile bu karşılığı verdiniz?
Hatta buradan şu soru da çıkar;
Siz, bahsettiğiniz ruhsal ve enerjik tekamüle ulaştınız mı? Bu ulaştığınız tekamül seviyesinin hürmetine sizinle iletişim kurma tevazusunu mu gösterdiler? Sorulan sorulara bu kadar net ve kaynaksız cevaplar verirken bu türlü bir gerçeği mi gizliyorsunuz?
Ya da siz uzaylı konuları üzerinden reenkarnasyoncu, kabalist, cenneti bile dünyada veya tekamül edip geçiş yaptığı başka bir dünyada yaşayacağına inanan, gizli Yahudi ve ABD'de bolca bulunan New Age bir tarikatın misyonerliğini mi yapıyorsunuz?
Öyle ya, sosyal medya profilinizde bu tarz tarikatların batı ülkelerinde çok sık rastlanılan kalıplaşmış cümlelerini hatta paragraflarını paylaşıyorsunuz ve bu paylaşımlarınızdan birinin altına "Bu sözler çok enteresan. Bunlar batı dünyasında aktif olan bazı gayri İslami tarikatlar tarafından çok sık dile getirilen şeyler. Bu sözleri siz mi yazdınız, yoksa tercüme mi ettiniz?" şeklinde yapılan yoruma cevap vermek yerine, doğrudan soruyu soran profili engellemeyi tercih ettiniz? Neden?
Neden kendinizi savunmadınız ve medenice sorulan bir soruya bile bu karşılığı verdiniz?
2- Sağda solda anlattıklarınıza kendiniz de inanarak mı anlatıyorsunuz? Anlattıklarınızda mevcut bulunan onlarca çok ciddi tezatın farkıda olarak mı anlatıyorsunuz, olmayarak mı? Ya da eğlence olsun diye milletle dalganızı mı geçiyorsunuz?
