Header Ads

Peygamber Efendimizin âhirete irtihâlleri

Peygamber Efendimizin âhirete irtihâlleri
Peygamber Efendimizin âhirete irtihâlleri

Resûl-i Ekrem Hazretleri'nin irtihâlleri ashâb-ı kirama pek büyük tesir etti. Aişe-i Sıddîka validemiz "Eyvah! O bir büyük Peygamberdi ki, dünyâya asla iltifat etmedi, ümmetinin günahlarını düşünerek bir gece olsun rahat uyumadı. Müşriklerin her türlü eziyetlerine katlandı, asla ye'se; ümitsizliğe düşmedi; yoksulları, zayıfları lütuf ve ihsanından mahrum bırakmadı!" diye hazin hazin ağlıyordu.

Diğer Ashâb-ı Kiram ise dilleri tutulmuş kalmışlardı. Hz. Ömer (r.a.) Resûlullâh'ın (s.a.v.) irtihâline asla ihti­mal vermiyordu.

Nihayet, Hz. Sıddîk-ı A'zam (r.a.) gelip hücre-i saadete girdi, Resûl-i Ekrem'in latif cismi üzerindeki örtüyü kal­dırdı, o nezih vücûdu öptü. "Yâ Resulallâh! Senin memâtın da hayâtın gibi güzel!" diye ağladı, Ehl-i beyte tesellî vermeye çalıştı, sonra mescid-i şerîfe gidip minbere çıktı, cemaata hitabetti:


"Ey insanlar! Kim ki Hazret-i Muhammed'e ibadet edi­yor ise bilsin ki o vefat etti. Her kim ki Allâhü Azîmüşşân'a ibadet ediyor ise bilsin ki Allâhü Teâlâ haydır, lâ-yemûttur; diridir, ölmez!" dedi. Ve hiçbir peygamberin dünyâda ebedî kalmadığını söyledi, dinlerinden döneceklerin Cenâb-ı Hakk'a bir zarar vere­meyeceklerini, islâm'da sebat edenlerin mükâfata erecek­lerini beyân ederek ashâb-ı kirâmın hayretlerini giderdi.

Ashâb-ı güzîn Sıddîk-ı A'zam Hazretleri'ni ittifakla Resûl-i Ekrem'e halîfe seçtiler. Sonra Peygamber-i Zîşân Efendimizin mübarek teçhiz ve tekfinini ikmâl ede­rek, hastalığı zamanında yatmış olduğu hücre-i saade­tine defnedilmesine karar verdiler, ilk evvel ehl-i beyt, sonra da sâir erkekler, kadınlar, gençler, köleler takım takım gelip teker teker namazını kıldılar. Vakit uzadı, ancak Çarşamba gecesi seher vaktinde mübarek kab­rine, ravza-i saadetine tevdî ettiler.

 Etsin âfâk-ı ravzanı tezyin,
 Salavât-ı güzîn-i kudsiyyîn
.*

*Kudsîlerin salavatları mübarek ravzanın ufuklarını süslesin.

Blogger tarafından desteklenmektedir.